Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Zamanaşımına Uğramış Kambiyo 
Alacaklarına Dayalı İhtiyati Haciz 
Talepleri(*)

The Request for Provisional Attachments Based on Dormant Bills of 
Exchange

Ferhat KAYIŞ

Kambiyo senetlerine dayalı alacak, normal bir para alacağından ayrı bir nitelik arz ettiğinden, bu alacağın tahsili özel bir öneme sahiptir. Zamanında yerine getirilmeyen bir kambiyo borcuna ilişkin takip sonucunu güvence altına almak için, alacaklının başvurabileceği yolların başında ihtiyati haciz gelmektedir. Çünkü dava veya takibe ilişkin prosedürlerle alacağa kavuşma, uzun bir zaman gerektirmekte ve bu süreçte borçlunun mallarını kaçırma tehlikesiyle karşı karşıya kalınmaktadır.

Zamanaşımı, borçlu tarafından ileri sürüldüğünde, borcun zorla yerine getirilmesini engelleyen def’i niteliğinde bir haktır. Zamanaşımına uğramış kambiyo alacaklarına ilişkin ihtiyati haciz taleplerinde, alacaklının alacağına kavuşacağı yolun bir an önce güvence altına alınması ile borçlunun haksız ve orantısız bir ihtiyati hacze maruz kalması arasındaki menfaat dengesi çok iyi kurulmalıdır. Bu açıdan zamanaşımına uğramış kambiyo alacaklarına dayalı ihtiyati haciz taleplerinde, ihtiyati hacze ilişkin hükümlerle birlikte kambiyo senetlerine özgü maddî hukuktaki düzenlemelerin de göz önünde bulundurulması önem taşımaktadır. Uygulamada ortaya çıkabilecek sorunların çözümü için, hem kambiyo senetlerine özgü bazı özelliklerin hem de ihtiyati haciz yargılamasına ilişkin düzenlemelerin iyi bilinmesi ve birbiriyle bağdaştırılması gerekmektedir. Bu sayede kambiyo senetlerine dayalı ihtiyati haciz taleplerinde ortaya çıkabilecek hak kayıplarının önüne geçilebilir.

Zamanaşımı, Kambiyo Senedi, İhtiyati Haciz, Alacaklı, Borçlu, Menfaat Dengesi.

Since claims based on bills of exchange have different characteristics compared to a normal monetary claim, collection of this credit has a special importance. Since succeeding in getting a claim with a lawsuit or legal proceedings necessitates a long time and there is the risk of debtor’s hiding assets during this process, the priority means to apply for a bill of exchange debt which is not performed on time is the provisional attachment.

The prescription describes as a right which is given to debtor, which prevents the performance of debt by force. In requests for provisional attachments related with the dormant bills of exchange, interest balance between guaranteeing the means for the creditor to succeed getting the claim and unjust, disproportional provisional attachment for the debtor should be established properly. In this regard, in the provisional attachments relevant to the bills of exchange not only provisions about the provisional attachment should be taken into consideration; but also regulations in substantive law related with the bills of exchange should be focused on. In order to solve the problems in practice, both the particular characteristics of the bill of exchange and the arrangements on the provisional attachment proceeding should be very well known and accommodated with each other. Only by this way loss of rights during provisional attachments based on bills of exchange may be prevented.

Prescription, Bill of Exchange, Provisional Attachment, Creditor, Debtor, Balance of Interest.

Giriş

Hukuk düzenimizde, kural olarak her alacak zamanaşımına tabi kılınmıştır. Diğer bir deyişle, hiçbir alacak, borçluya yönelik sonsuza kadar bir baskı aracı olarak kullanılamaz1 . Bir alacağın zamanaşımına uğramasının iki önemli sonucu vardır. Birincisi zamanaşımı, borçlu tarafından defi olarak ileri sürülmesi kaydıyla söz konusu alacağın devlet eliyle zorla yerine getirilmesini engeller. İkinci önemli nokta ise, alacağın zamanaşımına uğramasıyla borcun ortadan kalkmamasıdır. Dolayısıyla, borçlu yönünden hâlâ ortada geçerli bir borç vardır ve ödeyip ödememek tamamen borçlunun inisiyatifine bırakılmıştır. Bu bağlamda alacağın zamanaşımına uğradığı fark edilmeksizin yapılan bir ödemede hata hükümlerine dayanılamaz, ortada geçerli bir ifa söz konusu olur. Kural olarak tüm alacaklar için geçerli olan bu ilkeler, kambiyo alacakları bakımından da uygulama alanı bulur2 .

İhtiyati haciz, rehinle temin edilmemiş muaccel alacakların ödenmesini teminat altına alabilmek için borçlunun malvarlığına mahkeme kararıyla önceden geçici olarak el konulmasıdır3 . Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere ihtiyati haciz, uyuşmazlığı ortadan kaldıran nihaî bir çare olmayıp, sadece alacağın elde edilmesini kolaylaştıran geçici bir hukuki korumadır. Kanunkoyucu, ihtiyati haciz bakımından öncelikle vadesi gelmiş bir alacağı dikkate almışsa da, esasen vadesi gelmemiş alacaklar açısından da bu yola belirli şartlar altında başvurabilmektedir (İİK m.257/2).

Zamanaşımına uğramış kambiyo alacaklarına dayalı ihtiyati haciz taleplerinde, borçlunun zamanaşımı def’ini ileri sürme hakkı ile alacaklının borçlunun mal kaçırma gibi kötüniyetli davranışlarından etkilenmeden alacağını zamanında elde etme talebi arasında menfaat çatışması ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla, zamanaşımına uğramış kambiyo alacakları bakımından ihtiyati haciz yargılamasında alacaklı ve borçlu arasındaki menfaat dengesinin kurulması için hâkimin nasıl bir yol izleyeceği çok önemlidir. Çünkü bir yandan hukukî dinlenilme hakkına uygun olarak borçluya zamanaşımı def’ini ileri sürme imkânı tanınması gerekirken, diğer taraftan alacaklının alacağını zamanında elde etme çabası boşa çıkarılmamalıdır. Böyle bir durumda, uygulamada neredeyse borçlu hiç dinlenilmeden yapılan genel bir ihtiyati haciz yargılaması, menfaat dengesinin kurulması ve hukuki dinlenilme hakkının yerine getirilmesinde yeterli olmayacaktır. Aksi halde, her iki taraf için de telafisi güç zararlar ortaya çıkabilir. Bu bağlamda taraflar arasındaki menfaat dengesini gerektiği gibi gözetmeyen hâkimin sorumluluğu da gündeme gelebilir4 .

Çalışmamızda, öncelikle kambiyo senetlerinin genel özellikleri üzerinde durulacaktır. Çünkü kambiyo alacaklarına dayalı ihtiyati haciz taleplerinde, sağlıklı bir ihtiyati haciz yargılaması için, ihtiyati hacze ilişkin kurallarla birlikte, az çok kambiyo senetlerinin özelliklerine de hâkim olmak gerekir. Bu çerçevede kambiyo ilişkisindeki başvuru silsilesi dikkate alındığında, temel ilişki - kambiyo ilişkisi ayrımı ile asıl borçlu ve müracaat borçlusu kavramları önem taşımaktadır. Zira hamilin asıl borçluya karşı ihtiyati haciz talebi ile müracaat borçlularına karşı ihtiyati haciz talebi aynı şartlara tabi değildir. Bu yüzden mahkemenin kambiyo alacağına dayalı olarak önüne gelen ihtiyati haciz taleplerinde, kimin kime karşı bu yola başvurduğunu dikkate alarak ona göre bir karar vermesi yerinde olacaktır. Bu esaslar dâhilinde, ayrıca kambiyo senetlerinde zamanaşımı süreleri ve zamanaşımın kambiyo alacağı üzerindeki etkilerine de değineceğiz. Çalışmamız, zamanaşımına uğramış kambiyo alacaklarına dayalı ihtiyati haciz talepleriyle ilgili olduğu için, bu kapsamda ihtiyati haciz yargılamasının genel özellikleri üzerinde de durulacaktır.

Tüm bu açıklamalar çerçevesinde, zamanaşımına uğramış kambiyo senetlerine istinaden ihtiyati haciz talep edilip edilemeyeceği ve buna yönelik taleplerde ihtiyati haciz yargılamasında hangi esaslara dikkat edilmesi gerektiği açıklığa kavuşturulacaktır. Çalışmamızın son bölümünde ise, zamanaşımına uğramış kambiyo alacakları bakımından TTK m.732’deki sebepsiz zenginleşme talepleri çerçevesinde yapılan ihtiyati haciz başvurularında dikkat edilmesi gereken hususlar üzerinde durulacaktır.

I. Kambiyo Senetlerinin Genel Özellikleri

Bono, poliçe ve çekten oluşan kambiyo senetleri, Türk Ticaret Kanununun 645’inci maddesinin birinci fıkrası anlamında birer kıymetli evraktır5 . Kıymetli evrak niteliğindeki kambiyo senetleri, kanunen emre yazılı senetlerdendir (TTK m.681, m.778, m.785/1). Başka bir deyişle, bu senetlerin üzerinde emre yazılı olduğunu belirten herhangi bir kayıt bulunmasa da ya da bu senetler belirli bir kimsenin adına (namına) yazılı olsa bile, bunlar kanunen emre yazılı kabul edilirler6 .

Kambiyo senetlerinin kanunen emre yazılı olması, bunların diğer kıymetli evraklara nazaran tedavül kabiliyetlerini önemli ölçüde arttırmıştır. Kambiyo senetleri, kanunen emre yazılı senetlerden olduğu için, ciro ve teslim yoluyla devredilir. Cironun teminat fonksiyonu, tam olarak, sadece kambiyo senetlerinde bulunur7 . Dolayısıyla, kambiyo senetlerinin bu özelliği, uygulamada bu senetlere olan güveni arttırmakta ve bunların tedavül kabiliyetini oldukça kolaylaştırmaktadır8 .

Özel hukukta bir hakkın doğumu için senet düzenlenmesine gerek yoktur. Bununla birlikte taraflar, sözleşmenin mevcudiyetini ve içeriğini ispat konusunda bazı kolaylıklar elde etmek amacıyla yazılı bir belgeden yararlanmak isteyebilirler. Bu gibi durumlarda kural olarak hak, senetten önce mevcut olup, senet daha çok hakkı tespite yarayan bir ispat aracı niteliğindedir9 . Ancak bazı hallerde alacak hakkı, senetten önce var olmayıp doğrudan senetle birlikte ortaya çıkmaktadır. Bunun en tipik örneklerinden birisi de kambiyo senetleridir. Başka bir ifadeyle kambiyo senetleri, kurucu birer kıymetli evrak niteliğinde olup, kambiyo hukukuna özgü bir alacak hakkından söz edebilmek için, temel ilişkisinin bir kambiyo senedine bağlanması zorunludur10 .

Kambiyo senetleri, kurucu kıymetli evrak olmasının yanında temel ilişkiden soyut senetlerdir11 . Bu yüzden, kambiyo senedinde yer alan taahhüdün hukukî sebebi kambiyo senedine bakıldığında anlaşılmaz. Hatta kambiyo senetlerinin soyutluğunu ortadan kaldıracak şekilde temel ilişkinin senette yer alması, çoğu zaman bu senetlerin geçersizliğine yol açar. Kambiyo alacaklarının temel ilişkiden soyut olmasının bir diğer önemli sonucu da, hamili, söz konusu alacağın geçerli bir nedene dayandığını ispat etme yükümlülüğünden kurtarmasıdır12 . Kambiyo senetlerinde temel ilişkinin geçerli olmaması, kambiyo alacağını etkilemediği gibi; kambiyo senetlerinden doğan alacak hakkı da temel borç ilişkisinden bağımsız olarak devredilebilmektedir13 .