Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Fikri Haklara İlişkin Uluslararası
 Sözleşmelerde Üç Adım Testi ve 
Yorumlanması

Three-Step Test in International Copyright Law and Its Interpretation

Selin ÖZDEN MERHACI

Eser sahibinin haklarına getirilen sınırlandırma ve istisnalar uluslararası hukuk tarafından üç adım testi adı verilen bir teste tabi tutulmaktadır. Bu test sınırlandırma ve istisnanın hukuka aykırı olup olmadığının tespitine ilişkindir. Test, adından da anlaşılacağı üzere üç adımdan oluşmaktadır ve bu adımlar; sınırlandırma ve istisnanın “belirli özel durumlarla sınırlı olması”, “eserden normal yararlanmaya aykırı olmaması” ve “hak sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar verilmemesi”dir.

Testin küçük farklılıklarla da olsa bu üç adımdan oluştuğu çeşitli uluslararası düzenlemeler tarafından kabul edilmekle birlikte, bu adımların yorumlanması konusunda herhangi bir açıklık yoktur. Bu konuda Bern Sözleşmesi’nde değişiklik yapan ve üç adım testinin sözleşme metnine girmesi sonucunu doğuran Stockholm Konferansı tutanakları ve Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO)’nün çeşitli metinleri yol gösterici olmaktadır. Ayrıca üç adım testini TRIPS Anlaşması kapsamında yorumlayan Dünya Ticaret Örgütü Paneli’nin kararı da ulusal hukuklarda yapılacak yorum bakımından önemli bir gelişmedir. Bu üç adımın nasıl yorumlanacağı hukukumuz bakımından hali hazırdaki FSEK kapsamında önemli olmakla birlikte, FSEK’te yapılacak değişikliklerle tüm sınırlandırma ve istisnaları kapsayacak şekilde üç adım testinin kabul edilmesiyle daha büyük bir önem kazanacağı düşünülmektedir.

Üç Adım Testi, Sınırlandırma ve İstisnalar, Bern Sözleşmesi.

The limitations and exceptions to copyright law are subject to three step test according to international treaties. This test is to determine whether the limitation and exception is unlawful or not. As its name suggests, the test consists of three steps as follows: “in certain special cases”, “do not conflict with a normal exploitation of the work” and “do not unreasonably prejudice the legitimate interests of the right holder”.

Although it is accepted in several international instruments that the test consists of these three steps leaving aside minor variations; there is no common understanding on the interpretation of these steps. The records of the Intellectual Property Conference of Stockholm amending the Berne Convention which paved the way for the test to be inserted in the Convention and some texts prepared by World Intellectual Property Organization (WIPO) offer guidance in this regard. Besides the decision rendered by Panel of World Trade Organization which interpreted Art. 13 of TRIPS, is important in interpreting the three steps in domestic laws. As regards Turkish Law, while it is already important how to interpret these steps under current Code on Intellectual and Artistic Works, it will become even more crucial owing to the future amendments in the Code which will adopt three step test covering all limitations and exceptions.

Three Step Test, Copyright Limitations and Exceptions, Berne Convention.

Giriş

Eser sahibinin, eserleri üzerinde mali ve manevi haklar olarak ikiye ayırabileceğimiz münhasır hakları bulunmakta ve bu haklar gayrimaddi mallar üzerindeki mutlak haklar olarak nitelendirilmektedir. Hal böyleyken eser sahibinin haklarının sınırlandırılması veya bu haklara istisnalar getirilmesinin bazı şartlara tabi olması da kaçınılmazdır.

Eser sahibinin haklarının sınırlandırılması üç şekilde söz konusu olabilmektedir. Bunların ilki, koruma konusu bakımından sınırlandırmadır. Örneğin kanun metinlerinin veya mahkeme kararlarının fikri haklar koruması dışında bırakılması bu kapsamdadır. İkinci yol kullanımın sınırlandırılmasıdır. Haber veya eğitim amacıyla bir eserin, eser sahibinin izni alınmaksızın kullanılabilmesi buna örnektir. Son hal ise tazminat karşılığında hakkın sınırlandırılmasıdır ve bu genellikle zorunlu lisans olarak adlandırılır. Bu halde eserin, eser sahibinin izni olmadan, sadece eser sahibine ödenecek bir bedel karşılığında kullanımına izin verilmektedir1 .

Bu hallerin hepsi farklı hukuki gerekçelerle temellendirilmektedir. İlk hal, toplumsal menfaatler mülahazasına dayanmaktadır. Örneğin, bilginin serbestçe paylaşılması veya demokrasi gibi toplumun menfaatlerini ilgilendiren konular bakımından bazı fikir ürünleri koruma kapsamı dışında bırakılmıştır. İkinci halde de, yine toplumsal menfaatler gözetilmekle birlikte, burada değerlendirilen eser sahibinin koruma kapsamına dahil olan eserinin bazı hallerde üstün yarar gözetilerek sınırlandırılmasıdır. Son halde ise, üçüncü kişilerin menfaatleri gözetilmektedir. Bu halde eser sahibinin hakları korunmaya devam etmektedir, ancak burada eser sahibinin münhasır hakkı, bedel talep etme hakkına dönüşmektedir2 .

Zorunlu lisans olarak değerlendirebileceğimiz ve eser sahibine bir bedel ödenmesini gerektiren haller veya eser sahibine herhangi bir bedel ödenmeden eserin kullanımına izin verilmesi halleri, kural olarak üç adım testi olarak adlandırılan bir teste tabidir. Bu test, Bern Sözleşmesi, TRIPS, Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO) tarafından yönetilen anlaşmalar olan WIPO Telif Hakları Anlaşması ve WIPO İcralar ve Fonogramlar Anlaşması gibi uluslararası düzenlemeler3 ile Avrupa Birliği tarafından bölgesel düzenlemelere konu edilmiştir. Bu test, sınırlandırmaların ve istisnaların belirli özel durumlarla sınırlı olması, eserden normal yararlanmaya aykırı olmaması ve hak sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar vermemesi gerektiğini ifade etmektedir. Bu çerçevede ülkelerin ulusal hukuklarında, üç adım testine uygun bir şekilde eser sahibinin haklarını sınırlandırılması veya bu haklara istisnalar getirilmesi mümkün olabilecektir.

Üç adım testinin üç adımının ne olduğu birçok ulusal ve uluslararası düzenlemede benzer şekilde ele alınmakla birlikte, bu üç adımın nasıl anlamlandırılması ve yorumlanması gerektiği konusunda yeterli bilgi bulunmamaktadır. Çalışmamızda üç adım testinin çeşitli uluslararası metinlerde nasıl ele alındığı ve yorumlandığı açıklanmaya çalışılacak ve arkasından hukukumuzda üç adım testinin ele alınış biçimi kısaca değerlendirilecektir.

I. Üç Adım Testi

Üç adım testi, fikri haklar korumasının temelinin eser sahibinin haklarının korunması olması nedeniyle, eser sahibinin münhasır haklarına getirilen sınırlandırmaların ve istisnaların belli bazı haller ile sınırlı olarak kabul edilmesi gerektiğini ifade etmektedir. Bu çerçevede üç adım testinde birinci adım, sınırlandırmaların ve istisnaların belirli özel durumlarla sınırlı olması, ikinci adım eserden normal yararlanmaya aykırı olmaması, üçüncü adım eser sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar verilmemesidir.

Üç adım testi bir takım uluslararası düzenlemelerde ele alınmaktadır. Bu uluslararası düzenlemelerin kısaca ele alınması faydalı olacaktır.

Bern Sözleşmesi4 , 9 Eylül 1886 yılında imzalanmış olup, telif haklarına ilişkin en eski uluslararası anlaşmadır. Üç adım testi ise ilk kez Bern Sözleşmesi’nin gözden geçirilmesini amaçlayan ve 1967 yılında Stockholm’de yapılan konferansla, Sözleşmenin 9’uncu maddesine alınmıştır.

Bern Sözleşmesi’ne Stockholm metniyle eklenen 9’uncu madde, temelde eser sahibinin çoğaltma hakkını düzenlemektedir. Bu değişiklikten önce Bern Sözleşmesi’nde çoğaltma hakkına ilişkin hüküm yer almamaktaydı; ancak bu hak, çoğu taraf devletin iç hukukları ile eser sahibinin haklarından biri olarak tanınmıştı. Bern Sözleşmesi’nde çoğaltma hakkı düzenlenirken, buna ilişkin sınırlandırmaların ve istisnaların da düzenlenmesi ihtiyacı doğmuştur. Nitekim çoğaltma hakkını kabul eden ülkelerin bir kısmı, buna ilişkin sınırlandırmaları da iç hukuk düzenleri ile kabul etmiş bulunmaktaydı. Mevcut durumu Bern Sözleşmesi’ne de uyarlamak bakımından üç adım testi kabul edilmeden önce taraf devletler birçok ihtimali gözden geçirmiştir. Kıta Avrupası ülkeleri, bugün Kıta Avrupasına dahil birçok ülkede olduğu gibi istisnalar listesi oluşturma yönteminin tercih edilmesini veya İngiltere’deki adil kullanım istisnası gibi genel bir hükümle düzenlenmesini teklif etmiştir. Bir kısım ülkeler ise çoğaltma hakkına getirilecek istisnaları zorunlu lisans çerçevesinde değerlendirme eğiliminde olmuştur5 .

Bu tartışmalar çerçevesinde Sözleşme, çoğaltma hakkını eser sahibinin münhasır haklarından biri olarak değerlendirmiş, taraf devletlerin ulusal düzenlemeleri birçok farklılık içerdiğinden ve bir takım sınırlandırmalar ve istisnalar daha önce kabul edilmiş olduğundan, bunlar genel bir kritere tabi tutmuştur. Böylece üç adım testi, fikri haklar alanında hak sahiplerinin haklarına getirilen sınırlandırmalar ve istisnalar bakımından genel bir test olarak uluslararası düzenlemelerde yerini almıştır.

Madde 9/1, hangi biçimle veya yöntemle olursa olsun, eser sahiplerinin münhasır çoğaltma hakkına sahip olacağını kabul etmektedir. Kuralı getirdikten sonra aynı maddenin ikinci fıkrasındaki, “Eserlerin belirli özel durumlarda çoğaltılmasına verilecek izin, eser sahibinin eserden normal yararlanmasına aykırı olmamak ve meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar vermemek kaydıyla, Birlik ülkelerinin mevzuatı ile düzenlenir” ifadesiyle, üç adım testi kabul edilmiştir. Bu ifade, bir uzlaşmanın ürünü olup, bu ifadenin taraf devletlerin iç hukukları ile çoğaltma hakkı bakımından getirilen önceki istisnaları kapsamayı amaçladığı ve birçok eleştiriye maruz kalabilecek hassas bir konuyu uygun bir ifadeyle düzenlemeyi başarma amacı taşıdığı belirtilmektedir6 .

Bununla birlikte testin, önerildiği şekilden farklı olarak kabul edildiği de belirtilmelidir. Testin ilk halinde “çoğaltmanın hak sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar vermediği” ve “belirli özel durumlarda” ifadeleri kullanılmış olmakla birlikte testin adımları, “belirli özel durumlarda, eserden normal yararlanmaya aykırı olmamak ve eser sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar vermemek kaydıyla” olarak kabul edilmiştir. Testin, eser sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar vermemek olarak ifade edilen adımı, Birleşik Krallığın önerisiyle metne eklenmiştir. Nitekim bu adım resmi dillerden kabul edilen Fransızcaya çevrilirken de, ufak bir farklılık oluşmuştur. Bu anlamda örneğin resmi İngilizce metin “makul olma” şartı aramaktayken, Fransızca metinde bu şart “haklı sebebe dayanma” olarak karşımıza çıkmaktadır7 .

Bu noktada tartışılması gereken bir diğer husus da, üç adım testinin üç basamağının birbirinden ayrı olup olmadığıdır. Bir başka ifadeyle, testin üç adımı arasında bir ilişki olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Bu anlamda testin üç adımının birbirinden bağımsız değil, birbirleriyle irtibatlı olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmedir. Testin bir aşaması istisnanın hak sahibinin eserden normal yararlanmasına aykırılık oluşturup oluşturmadığının tespitidir. Eğer bu istisna eserden normal yararlanmaya aykırı değilse, diğer aşamada eser sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar verilip verilmediğinin tespiti yapılmalıdır. Ayrıca sınırlandırmanın veya istisnanın belirli özel durumlar için kabul edilmiş olup olmadığı da değerlendirilmelidir. Böylelikle Sözleşme’de üç adım testinin adımları bakımından da bir sıralamaya gidilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim bu husus, Stockholm Konferansı tutanaklarında şu şekilde ifade edilmektedir; “Komite, Hazırlık Komitesi’nin ikinci şartın, birinciden önce geldiğine ilişkin teklifini kabul etmiştir nitekim bu, kuralın yorumlanması açısından daha mantıklı bir sıralama sağlamaktadır. Eğer çoğaltma, eserden normal yararlanmaya aykırı ise, bu çoğaltmaya hiçbir şekilde izin verilmez. Eğer çoğaltma eserden normal yararlanmaya aykırı değilse, bir sonraki adım eser sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar verilip verilmediğinin tespitidir. Eğer durum bu değilse, belirli özel durumlarda zorunlu lisans getirilmesi veya ödeme yapılmadan kullanımın sağlanması mümkündür. Bunun bir örneği çeşitli sebeplerle fotokopi çekilmesidir. Eğer bu çok sayıda kopyanın yapılmasını da içeriyorsa, eserden normal yararlanmaya aykırı olduğu için buna izin verilmeyebilir…”8. Neticede Komisyon, Bern Sözleşmesi’nde bugün yer alan sıralamayı kabul ederek ilk adımın belirli özel durumlarla sınırlı olma, ikinci adımın eserden normal yararlanmaya aykırı olmama, üçüncü adımın ise eser sahibinin meşru menfaatlerine makul olmayan bir zarar vermeme olarak üç adım testini ifade etmiştir.

Testin ön plana çıkan bir özelliği de ulusal kanun koyuculara bir rehber niteliği taşımasıdır. Testin ilk adımı olarak kabul edilen sınırlandırmaların ve istisnaların “belirli özel durumlarla sınırlı olması”, ulusal kanun koyuculara bir talimat olarak değerlendirilebilir. Bir başka ifadeyle, eser sahibinin haklarına getirilecek sınırlandırmaların kural olarak sınırlı olması veya özel bir amaca hizmet ediyor olması gerekmektedir9 .