Sınai Mülkiyet Kanunu Hükümleri Işığında Haksız Rekabet Suçuna İlişkin Değerlendirme
The Assessment of Unfair Competition Crime in the Light of the Industrial Property Code’s Provisions
Hanife ÖZTÜRK AKKARTAL,Çağla KANDIRALIOĞLU CUYLAN
Sınai mülkiyet haklarına tecavüz halinde cezai yaptırımlar, Sınai Mülkiyet Kanunu’na tabi olarak düzenlenmiştir. Bu kanunda marka hariç, sınai mülkiyet haklarına tecavüz halinde herhangi bir suç ve ceza düzenlemesi bulunmamaktadır. Özel kanun mahiyetindeki bu Kanun’un yürürlüğe girmesi ile, artık TTK madde 62 uyarınca sınai mülkiyet haklarına tecavüz edildiği gerekçesi ile haksız rekabet hükümleri uyarınca ceza yargılaması yapılması ve ceza verilmesinin mümkün olmadığı değerlendirilmektedir.
Sınai Mülkiyet Hakları, Haksız Rekabet Fiilleri, Haksız Rekabet Suçu, Sınai Mülkiyet Kanunu ile Haksız Rekabet Hükümlerinin Birlikte Uygulanması, Marka Hakkına Tecavüz.
Penal sanctions in case of infringement of industrial property rights are regulated as subject to the Industrial Property Code. In this code, there is no regulation regarding the criminalization or penalization of act in case of infringement of industrial property rights except the trademark issue. With the enactment of this private code, it is evaluated that it is no longer possible to make criminal proceedings and penalties in accordance with the unfair competition provisions with the reason that industrial property rights are infringed in accordance with article 62 of the Turkish Commercial Code.
Industrial Property Rights, Unfair Competition Acts, Unfair Competition Crime, Industrial Property Code, Co-Application of Industrial Property Law and Unfair Competition Provisions, Trademark Infringement.
I. Sınai Mülkiyet Kanununda Öngörülen Suçlar
Anayasa Mahkemesi tarafından, 551, 554, 555, 556 sayılı KHK’ların çeşitli hükümlerinin iptal edildiği ve AB mevzuatı ile uyum hususu da dikkate alınarak, Yasakoyucu tarafından,
“Sınai mülkiyet haklarını düzenleyen kanun hükmünde kararnamelerin tamamının kanunla düzenlenmesiyle kanun hükmünde kararname hükümlerinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilme ihtimalinin getirdiği hukuki belirsizlik ortadan kalkacağı, sınai mülkiyet mevzuatının uluslararası uygulamalara ve AB mevzuatına uyumun artmasıyla Türkiye, yatırımcılar açısından daha cazip ve öngörülebilir hale geleceği....”
gerekçesi ile, 22.12.2016 tarihli 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu1 çıkarılarak yürürlüğe konulmuştur.
Bu kanun sınai mülkiyet haklarına ilişkin olarak cezai düzenlemeler hususunda temel bir takım değişiklikler ve yenilikler getirmiştir. Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 30. maddesinde marka hakkına ilişkin cezai hükümler düzenlenmektedir. Gerçekten, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 29. maddesinde marka hakkına tecavüz sayılan fiiller, 30. maddesinde, sadece marka hakkına tecavüze ilişkin cezai hükümlere yer verilmiştir. Kanun hükümlerinden tespit edileceği üzere yasa koyucu; markayı taklit etmek, iltibas ve iktibas yaratmak, marka hakkı üzerinde yetkisiz tasarrufta bulunmak fiillerini suç olarak düzenlemektedir. Buna karşılık patentler, faydalı modeller, tasarımlar, coğrafi işaretlerden kaynaklanan haklara tecavüz edilmesi halinde, herhangi bir cezai hüküm Kanun’da yer almamaktadır. Dolayısıyla, sınai mülkiyet haklarına ilişkin özel hukuk ve ceza hukukuna ilişkin yaptırımların düzenlendiği, bu haklarla ilgili özel korumanın yer aldığı 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu, marka dışındaki sınai mülkiyet haklarına tecavüz fiilini, suç olmaktan çıkarmıştır.
