Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Hileli İflas Suçunun Maddi Unsuru (Y. 15. Cd 05.11.2013, 2012/4459 E., 2013/16689 K.)

Ali Hakan EVİK

I. Hukuki Uyuşmazlık

Çözümlenmesi gereken hukuki uyuşmazlık; sanıkların Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 161. maddesinde düzenlenen atılı hileli iflas suçuna yönelik olarak gerçekleştirdikleri “muhasebe hilesi yapmak” şeklindeki hileli eylemin, suçun maddi unsurunun gerçekleşmesi bakımından iflası etkileyip etkilememesinin (iflasa etki edip etmemesinin), kanunda bir koşul olarak aranıp aranmadığının tespitinden ibarettir.

II. Olayın Esası

Sanıklar hakkında hazırlanan iddianamede özetle; “(...) Olay tarihinde, şüpheliler, (X) Sanayi ve Ticaret AŞ yönetim kurulu Başkan ve üyeleridir. Suç tarihleri arasında, alacaklarını zarara sokmak kastı ve alacaklarından mal kaçırmak için (Y) San ve Tic AŞ adında bir şirket kurulmasını temin etmişlerdir. (X) AŞ’nin bütün mal varlığını ve iş bağlantılarını bu şirket üzerine aktarmak suretiyle (X) AŞ’nin içini boşalttıkları ve sonradan da (Y) AŞ’nin hisselerini kendi üzerlerine aldıkları görülmüştür. Şüpheliler muvazaalı sözleşmeler ve muvazaalı muameleler ve hakikate aykırı borçlar ile alacaklarını zarara soktukları, Ayrıca, bilirkişiye ibraz edilen ticari defterlerde, özellikle yevmiye ve envanter defterlerinde olması gereken yıl sonu noter kapanış onamalarına rastlanılmadığı, ibraz edilmemiş olan yasal ticari defterlerin de olduğunun dikkate alınmasıyla şüphelilerin ticari defterlerinin birbirini tamamlama ve doğrulama özelliğine sahip olmadığı anlaşılmış, böylelikle şüphelilerin müsnet suçu işledikleri yapılan tahkikat ile anlaşılmıştır(...)” iddialarına yer verilerek hileli iflas suçundan dolayı kamu davası açılmıştır.

III. Mercilerin Çözüm Şekli

İstanbul (4.) Ağır Ceza Mahkemesi son kararında özetle; “(...) noksan gösterilmesi suçunun maddi unsurlarının oluştuğunun bildirildiği, her ne kadar (A) dışındaki sanıkların (Y) A.Ş. ile resmi bağlantısı gözükmüyor ise de olayların her üç sanığın (X) A. Ş.’nin şirket ortaklığı ve temsil yetkilerinin bulunduğu dönemleri de kapsadığı, eylemin mücerret (Y) A.Ş.’nin, (X) A.Ş.’nden gerçekte var olmadığı halde 680.217,44-TL alacaklı gösterilmesinden ibaret olmadığı, şirket ortağı ve müşterek imza ile temsil yetkilisi olan her üç sanığın gerekli önlemleri almayarak ve bilirkişi raporunda açıklanan belirtilen muvazaalı işlemlere karşı koymayarak alacaklıları zarara uğratmak kastı ile buna muvafakat ederek ortağı ve müştereken temsil yetkilisi bulundukları müflis (X) A.Ş.’nin belirtilen hileli işlemlerle iflasına sebebiyet verdikleri, hileli iflasta ortak ve müşterek temsilci her 3 sanığın sorumluluğu bulunduğu anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur(...)” diyerek kimi sanıklar hakkında beraat, kimileri hakkında da mahkûmiyet kararı vermiştir. Karar, hakkında mahkûmiyet kararı verilen sanıklar tarafından temyiz edilmiş, bunun üzerine dosya Yargıtay (15.) Ceza Dairesi tarafından incelenmiştir.