Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Boşanma Hukukunda Kusur İlkesinin Önemi

Bilal KÖSEOĞLU

Türk boşanma hukukunda gerek uygulama gerek mevzuat anlamında “kusur ilkesi” geçerlidir. Bunu hem boşanmaya yol açan sebepleri sayan hükümler açısından, hem boşanmanın mali sonuçlarını düzenleyen hükümlere göre savunabiliriz.

Doktrin ise her boşanma şekli ve hükmüne göre her ilkeye geçerlilik tanımaktadır. Ancak sorumlulukların açıklanmasında sorumluk sebepleri olarak kusur ilkesinin geçerli olduğu bir sorumluluk sisteminin benimsendiğini söyleyebiliriz.

Uygulamada ise boşanma ve boşanmadan doğan sorunlar ve sonuçlar tamamen kusur ilkesinin ölçülerine göre araştırılmakta ve çözümlenmektedir. Bu itibarla boşanma hukukumuzda kusur ilkesi hakimdir. Kusur ilkesinden soyutlanmış bir Türk Boşanma Hukuku sistemi düşünülemez.

Boşanma, Boşanma Hükmü, Boşanma İlkeleri, Eşin Kusurlu Eylemleri, Evlilik Birliğinin Sarsılması, Kusur, Kusur İlkesi, Mali Talepler, Mutlak Kusur İlkesi, Yargıtay Uygulaması

A- Teoride Boşanma İlkeleri

Belirli şartların doğmasından sonra eşlerin boşanma yoluyla ayrılmaları ve evliliğin sona ermesinin sonuçları bazı temel ilkelere oturtulmaktadır. Bu ilkeler Kusur İlkesi , Evlilik Birliğinin Temelden Sarsılması İlkesi , Eşlerin İradesi İlkesi ve Elverişsizlik İlkeleridir1.

Kusur ilkesine göre evliliğin devam edip etmeyeceğini eşlerin birisi veya her ikisinin kusurlu davranışları belirler. Kusur ise eşlerin evliliğin sürmesi için uymakla yükümlü oldukları aile yükümlülüklerine uymamaları veya ihmal etmeleridir.

Kusur ilkesine göre kusurlu eş boşanma davası açamaz. Zira hukukun evrensel bir ilkesine göre “kimse kendi kusuruna dayanarak hak elde edemez”.